Paul Signac (1863 - 1935)
Süleymaniye
Neo-empresyonizm’in önemli temsilcilerinden ve Noktacılık akımının kurucularından biri olan Paul Signac, resim hayatına 16 yaşında babasının ölümüyle başlar. Paris’te doğması ve 19. yüzyılın Paris ortamı kendini resim yapmaya adamış bir genç için bulunmaz fırsatlar sunar. Önceleri resimlerinde Monet gibi empresyonist eğilimler görülse de Seurat ile tanışması onun resim hayatını oldukça etkiler. Hızlı fırça darbeleri ile yapılan resim yerine renkli noktaların yan yana gelmesinden oluşan Pointilist (Noktacı) anlayışı benimser. Resimden sonra en büyük tutkusu denizciliktir. En sevdiği yer ise Güney Fransa kıyıları özellikle de St. Tropez'dir. 1904 yılında gezmeye başladığı Avrupa liman şehirleri arasında Venedik, Rotterdam, Londra ve İstanbul da vardır. Gittiği her limandan, renkli suluboya eskizleriyle dönüyor, stüdyosunda bu resimleri puantilist yöntemle büyük kanvaslara aktarıyordu. 1900 yılına kadar daha teknik ve sık noktalarla çalışırken bu yıldan sonra resimlerinde noktalar daha geniş ve serbesttir. Küçük noktalar kullanarak yaptığı eserleri adeta bir mozaik görüntüsü verir. Signac’ın amacı renk ve ışığı en üstün biçimde elde edebilmek olmuştur.
1907 yılının Mart ayında sanatçı arkadaşı Henri Person ile İstanbul’a gelen Signac, özellikle Haliç bölgesinde birçok resim yapar. Aynı dönemde İstanbul’da Dolmabahçe Sarayı’nda teşrifatçı olan ve önemli ressamlarımızdan Şeker Ahmet Paşa ile de tanışan Signac, Ahmet Paşa’nın evinde misafir de olur. Mayıs ayına kadar İstanbul’da kalan Signac’ın İstanbul resimleri de diğer Avrupa limanlarında yaptığı resimlerle beraber “Liman Serisi” olarak adlandırılan seri içinde değerlendirilir. 24 Haziran 2009 akşamı Londra’da yapılan müzayedede, Signac’ın İstanbul resimlerinden Süleymaniye isimli eseri gecenin en pahalıya satılan yedinci eseri olarak 2,285,524 dolara ismi açıklanmayan özel bir koleksiyonere satılmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Duygu ve düşüncelerinizi iletirseniz, memnun oluruz...