Jean François Millet (1814 - 1875)
The Angelus
(65 cm x 55.5 cm)
Millet'in, bu eserinde, dua eden bir kadın ve bir erkek var. Patates çıkarmayı
durdurmuşlar, etraflarındaki herşey durgun. Millet 1865’te şöyle diyordu: “Ben bu tabloyu, bir zamanlar büyükannemin yanında tarlalarda çalışarak, ölülerimizin ruhuna kutsal duamızı söylemek için bize işimizi bıraktıran çan sesini, düşünerek yaptım.”
Millet, dini duyguları yüceltmekten ziyade, bir çocukluk anısını resmetmiş
kısa bir mola ve soluklanma anına odaklanarak, o basit köylü yaşamının,
değişmez ritmlerini yakalamak istemiştir.
"The Angelus"da büyük ve yalnız bir boşluk içinde, iki köylü, tablonun küçük
boyutlarına rağmen anıtsal bir nitelik kazanır. Işık onların hareketlerini ve
duruşlarını vurgularken, yüzleri gölgede kalmıştır. Resim, meditasyon gibi
derin bir duyguyu ifade eder.
Dali’ye göre ortadaki sepetin arkasında bir çocuk tabutu vardır! Buna göre çift, ölmüş çocukları için dua etmektedir. Ayrıca tablodaki kadın aslında kızgındır ve çiftin arası iyi değildir. Dali tabloya x-ışınları tutulsa sepetin ardındaki tabutun görülebileceğini iddia etmiştir. Dali de bunu baz alarak çeşitli resimler yapmıştır. (Dali’nin de ölmüş bir kardeşi olduğundan ve ismini de kardeşinden aldığı gerçeğiyle birlikte bu konulara takıntısı olduğu bilinmektedir.) İşin ilginç yılı, uzun yıllar sonra Millet’nin tablosuna x-ışınlarıyla bakıldığında, gerçekten de sepetin arkasında çocuk tabutu olabilecek bir diktörgen olduğu, önce onun çizildiği görülmüştür. Dali, tablonun ardını “görmüştür”. [Kaynak -Influences in the Life of Salvador Dali - 2001 ] futuristika.org
Millet'in bu resmi 1932 yılında bir deli tarafından yırtılmış ve eser 20. yüzyılın ikonu
haline gelmiştir.
Kaynak; Musee d'Orsay
“Sanat bir kavgadır. Kişinin canıyla kanıyla, etiyle kemiğiyle girişeceği bir kavga… Çalışarak sürdüreceği bir kavga. Bir şeyi kötü ya da eksik söylemektense suskunluğu yeğlerim...”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Duygu ve düşüncelerinizi iletirseniz, memnun oluruz...